Uzman Diyetisyen Avcı: 'Oruç sonrası beslenmeye dikkat'
Oruç döneminin ardından hazırlanacak olan bayram sofralarında sağlıklı beslenme önerilerinde bulunan Private Beauty Studio Güzellik Merkezi bünyesinde bulunan Uzman Diyetisyen Ezgi Avcı, oruç sonrası beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini hatırlatarak Bayram sofralarınızın keyfini çıkarırken sağlığınızı da ihmal etmeyin dedi.
Oruç döneminin ardından hazırlanacak olan bayram sofralarında sağlıklı beslenme önerilerinde bulunan Private Beauty Studio Güzellik Merkezi bünyesinde bulunan Uzman Diyetisyen Ezgi Avcı, oruç sonrası beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini hatırlatarak "Bayram sofralarınızın keyfini çıkarırken sağlığınızı da ihmal etmeyin" dedi.
Ramazan Bayramı’na sayılı günler kalırken, Uzman Diyetisyen Ezgi Avcı, oruç sonrasında sağlık beslenme önerilerinde bulundu. Oruç döneminin ardından eski beslenme alışkanlıklarına hızla dönmek, sindirim problemleri ve kilo artışı gibi sağlık sorunlarına yol açabildiğini hatırlatan Diyetisyen Avcı, Ramazan Bayramı’nda sağlıklı beslenmenin püf noktalarını paylaştı. Sindirim sistemine zarar verilmemesi gerektiğini hatırlatan Avcı; "Bayram sabahında ağır, yağlı ve şekerli yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Kahvaltıda yumurta, peynir, zeytin, bol yeşillik, domates, salatalık ve tam tahıllı ekmek gibi besinler tercih edilmelidir. Ana öğünlerde tabağın yarısı sebze veya salata, diğer yarısı ise protein ve karbonhidrat kaynaklarından oluşmalıdır. Ayrıca, yemekleri hızlı tüketmemek ve iyi çiğneyerek sindirim sistemine destek olmak büyük önem taşır. Tatlı tüketimini kontrol altında tutmak, bayram sonrası sağlık sorunlarını engellemek açısından oldukça önemlidir. Şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar veya dondurma tercih edilmelidir. Tatlı tüketildiğinde, ekmek, pilav veya makarna gibi karbonhidrat kaynaklarının porsiyonları azaltılmalıdır. Şekerli içecekler yerine şekersiz çay, ayran veya sade maden suyu içmek, kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur. Bayram ziyaretleri sırasında su tüketimi genellikle ihmal edilir. Ancak günde en az 2,5 litre su içmeye özen gösterilmelidir. Çay ve kahve tüketimi ise 4 fincan ile sınırlandırılmalıdır. Eğer akşam yemeği sonrası açlık hissedilirse, hamur işleri yerine taze meyve ve çiğ kuruyemişlerden oluşan bir ara öğün tercih edilmelidir" dedi.
Bayramı hareketli geçirmek gerektiğini ve hareketli bir yaşam tarzının benimsenmesinin önemli olduğunu sözlerine ekleyen Avcı; "Bayram tatilini sadece yemekle değerlendirmek yerine, hareketli bir yaşam tarzı benimsemek önemlidir. Eğer açık büfe bulunan bir otelde konaklanıyorsa, kahvaltı tabağı küçük porsiyonlardan oluşturulmalı, öğle yemeğinde protein ağırlıklı beslenilirken, akşam öğünü sebze ağırlıklı olarak planlanmalıdır. Ayrıca, düzenli yürüyüş yapmak da sindirim sistemini destekler ve kilo kontrolüne yardımcı olur. Diyabet, kalp, yüksek tansiyon gibi kronik rahatsızlığı olan bireyler bayramı bir ‘kaçamak’ olarak görmemelidir. Sindirim problemlerini önlemek için her öğünde yeşillik içeren bir salata tüketilmeli, ara öğünlerde ise keten tohumu eklenmiş yoğurt tercih edilmelidir. Misafirperver bir toplum olmamız, bazen misafirlerin sunulan her yiyeceği tüketmesini beklememize neden olabilir. Ancak misafirlerin porsiyonlarını küçük tutmak istemeleri normal karşılanmalıdır. Böylece hem gereksiz gıda tüketimi hem de israf önlenmiş olur. Private Beauty Studio Güzellik Merkezi olarak, sağlıklı beslenmenin herkes için erişilebilir ve sürdürülebilir olmasını önemsiyoruz. Bayram sofralarınızın keyfini çıkarırken sağlığınızı da ihmal etmeyin" şeklinde konuştu.