'Nazilli'de sokak hayvanlarının durumu rezalet'

Nazilli Hayvan Hakları ve Doğa Korunma Derneği Başkanı Mehmet Gürkan Tığoğlu, kısırlaştırılması gereken çok sayıda hayvan olduğunu kaydetti.

'Nazilli'de sokak hayvanlarının durumu rezalet'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Nazilli’de soğuk havalarda dışarda kalan, her geçen gün sayıları artan sokak hayvanları için hayvanseverler yetkililerden çözüm bekliyor. Konuyla ilgili Tığoğlu açıklamada bulunarak, öncelikle kısırlaştırmanın olması gerektiğini vurguladı. Tığoğlu, birçok ilçede örneği görülen kısırlaştırma merkezlerinin acilen Nazilli için gelmesi gerektiğini açıkladı.

‘DİDİM VE KUŞADASI EN GÜZEL ÖRNEK İLÇELER’

Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle kurulan Kuşadası ve Didim ilçelerindeki rehabilite merkezlerinin örnek yerlerden sadece birkaçı olduğunu söyleyen Başkan Tığoğlu, “Nazilli’de sokak hayvanlarının durumları tam anlamıyla rezalet. Rehabilite merkezleri için normal şartlarda Aydın Büyükşehirde ancak bu konuda yetkili olsa dahi talep eden ilçe belediyelerine destek veriyor. Bunun en güzel örneklerini Kuşadası ve Didim belediyesinde gösterebiliriz. Belki diyeceksiniz orada turist potansiyeli var ki; Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan da aynı şeyi söylemişti ancak alakası olan yok. Yerel halkın da destekleriyle Didim belediye barınağı yani rehabilite merkezidir. Barınakta kalmak diye bir şey değil. Hayvanları rehabilite merkezlerinde kısırlaştırma, küpeleme, çipleme yapıldıktan sonra bölgesine geri bırakılıyor. Didim barınağında röntgen cihazı var kırık operasyonu var oldukça geniş. Keza Kuşadası barınağı öyle. Nazilli için acilen rehabilite merkezi olması gerekir çünkü her geçen gün artan hayvanların sayısı hem bizi hem de hayvanseverleri tedirgin ediyor” dedi.

‘KUDUZ VAKALARINI GÖZ ÖNÜNE ALALIM’

Sadece şehir merkezinde değil ilçe genelinde sayısı tespit edilemeyen yüzlerce hayvan olduğunu ve her birinin öldüğünü vurgulayan Tığoğlu, “Sokaktaki canlarımız sadece soğuktan ya da açlıktan değil hastalıktan da ölüyor. Araçların altında kalarak ölüyor. Bizim sadece 2020 sonlarında tespit ettiğimiz bin 300 ortalama olan sayı şu anda 5 bini geçmiş durumda. En büyük sıkıntı da şu; birkaç tane kısırlaştırılmış hayvan olmuş olsa da aralarına kısır olmayan hayvanlar girdiğinde doğası gereği sürü psikoloji birlikte gezmeye başlıyorlar ve biz en büyük gerçekten kaçınıyoruz. Gaziantep’teki saldırı vakası Nazilli’de yaşanıyor. Bana bile saldırdıkları oldu. Peki kuduz gerçeğini ne yapacağız? Bazen köylerde olur hayvanlar arasında bulaşıcı hastalık ve köyü komple kapatırlar oradan hayvan alımı satımı olmaz. Bunun ticari olarak sektöre vereceği zararın farkında mıyız? Aydın’ın geçmiş tarihine baktığımızda kuduz vakalarının yaşandığını ve zararlar verdiğini görürüz. Zaten koronavirüs hasatlığından dolayı ekonomik olarak insanlar zor günler geçirdi bir de böyle bir durum yaşadığımızı düşünürsek. Bunu kaldırabilecek miyiz?” diye konuştu.

‘GÜNDE ALDIĞIM HAYVAN VAKA SAYISI 4’

Hayvanlarını çoğalmasıyla birlikte insanların hoşgörüsünün azaldığının altını çizen Tıoğlu, “Hayvanların çoğalmasıyla beraber hoşgörü ile yaklaşan insanların bile daha da itip kalkıyorlar ve istemiyorlar. Köpeklerin havlaması bile insanları rahatsız etmeye başladı. Çünkü sokağımızda bir ya da 2 tane gördüğümüz o sevimli canlar insanlar artık ürküyor çünkü 10 15 tane gruplar geziyorlar. Bu bizim istediğimiz bir şey değil. Tamam kabul ediyorum parklar sokaklar onların özgür gezme alanı açık söylemek gerekirse şu soğukta yağmurda başını sokabileceği bir sundurma bulamadan yaşaması taraftarı değilim. Hiçbir hayvan severin bunu kabul ettiğini düşünmüyorum. Ama şartlar hiçbir zaman yeterli değil.5 bin tane hayvandan bahsediyorum hangi birini koruyabiliriz. Dağ köylerine gittiğimizde bu sayı çok daha fazla artıyor. Sadece kısırlaştırma olarak ele aldığımızda bütün çözüm anahtarı kısırlaştırma merkezinin ihtiyacına işaret ediyor. Kaza geçirdiklerinde bir kırık operasyonu özel kliniklerde yaklaşık 5 bin lira. Bize hiç yoksa hafta 3 kez kırık operasyonu geliyor. Sadece dün aldığım vaka sayısı 4. Gönülülerin ya da derneklerin bunla başa çıkması mümkün değil. Bakanlık direk belediyelere destek veriyor, 1 tane veteriner hekim ve çalışan kısacası tekrar söylüyorum Nazilli’deki sokak hayvanların durumu rezalet durumda. Biz artık sokaklardan can vermiş hayvanları görmekten yorulduk. Eskisi kadar iyimser yaklaşamıyoruz çünkü başa çıkabileceğimizin çok üstünde” şeklinde konuştu.

‘BİZ HAZIRIZ’

Son zamanlarda yasaklı ırkların da Türkiye genelinde yaşanılan sıkıntıların başında geldiğini açıklayan Başkan Tığoğlu, “Son zamanlarda maalesef yasaklı ırk dediğimiz hayvanların bilinçsiz kişiler tarafından sokağa bırakılması bunun acısını yaşıyoruz. Sadece Ocak ayında 20 bin 200 civarında Türkiye geneli kayıt altına alınan yasaklı ırk var. Bi bu kadarın daha fazlası sokaklara atıldı. Sokakta zaten potansiyel bir problem varken, bu bir kent sorunudur. Ama maalesef biz bunu sorun haline getiriyoruz ve bu dalga dalga daha da büyüyecek. Olay yine aynı yere geliyor kısırlaştırma. Besleme evet doğru bir eylem ancak sağlıklı bir beslemenin kısır olan hayvana yapılması gerekiyor. Biz belseme yaparken hayvana iyilik yaptığımızı düşünürken zarar da vermiş oluyoruz. Biz pandemi sürecinde besleme yaparken Sayın Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan’a dedik ki; ‘Besleme devam etsin ama kısırlaştırma yapılsın.’ Hibeler ve fonlar var. Normalde hayvanların ortalama ömrü 15 yılsa sokakta 15 yıl yaşayamıyor. Bizim bunları kısırlaştıralım tekrar bölgesine gönderelim. Aslında hayvanlar mahallemizin sakin canlarıdır. Sokağında 15 tane köpek gezen vatandaşa hayvan sevgisini veremeyiz. İhbarlar sürekli bize geliyor. Çözüm kısırlaştırma merkezinin olması bunun için bire bir görüşlerimizde önerdik. Olması gerekeni söyledik. Bunun için üst yapı tesisi vali beyle görüştük. Tüm hayvansever iş adamlarımız buna hazır. Biz ürünleri bir arya getirmek için hazırız ancak aşçıya ihtiyacımız var. Biz artık kalıcı çözümler istiyoruz” dedi.

Bakmadan Geçme